top of page

Bülent Gürsoy

Yeryüzü AÅŸkın Yüzü Oluncaya Dek

​

AÅŸksız ve paramparçaydı yaÅŸam, bir inancın yüceliÄŸinde buldum seni, bir kavganın güzelliÄŸinde sevdim.

 

Bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek yeryüzü aÅŸkın yüzü oluncaya dek!

​

AÅŸk demiÅŸti yaÅŸamın bütün ustaları, aÅŸk ile sevmek bir güzelliÄŸi ve döÄŸüÅŸebilmek o güzellik uÄŸruna.

 

Ä°ÅŸte yüzünde badem çiçekleri, saçlarında gülen toprak ve ilkbahar.

Sen misin seni sevdiÄŸim o kavga, sen o kavganın güzelliÄŸi misin yoksa...

​

Bir inancın yüceliÄŸinde buldum seni, bir kavganın güzelliÄŸinde sevdim.

 

Bin kez budadılar körpe dallarımızı, bin kez kırdılar.

 

Yine çiçekteyiz iÅŸte, yine meyvedeyiz, bin kez korkuya boÄŸdular zamanı, bin kez ölümlediler .

Yine doÄŸumdayız iÅŸte,  yine sevinçteyiz.

 

Bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek yeryüzü aÅŸkın yüzü oluncaya dek!

​

GeçtiÄŸimiz o ilk nehirlerden beri suyun ayakları olmuÅŸtur ayaklarımız , ellerimiz taşın ve toprağın elleri.

 

YaÄŸmura susamış sabahlarda çoÄŸalırdık, törenlerle dikilirdik burçlarınıza.

 

Türküler söylerdik hep aynı telden, aynı sesten, aynı yürekten.

DaÄŸlara biz verirdik morluÄŸunu, henüz böyle yaÄŸmalanmamıştı gençliÄŸimiz...

​

Ne gün batışı ölümlerin üzüncüne, ne tan atışı doÄŸumların sevincine.

Ey bir elinde mezarcılar yaratan, bir elinde ebeler koşturan doğa, bu seslenişimiz yalnızca sana.

YaÅŸamasına yaşıyoruz ya güzelliÄŸini, bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek yeryüzü aÅŸkın yüzü oluncaya dek!

​

Saraylar saltanatlar çöker, kan susar bir gün, zulüm biter.

 

MenekÅŸeler de açılır üstümüzde leylaklar da güler.

Bugünlerden geriye, bir yarına gidenler kalır bir de yarınlar için direnenler...

​

Şiirler, doğacak kıvamda yine, duygular yeniden yağacak kıvamda.

 

Ve yürek, imgelerin en ulaşılmaz doruÄŸunda.

Ey her şey bitti diyenler, korkunun sofrasında yılgınlık yiyenler.

 

Ne kırlarda direnen çiçekler ne kentlerde devleÅŸen öfkeler henüz elveda demediler.

 

Bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek yeryüzü aÅŸkın yüzü oluncaya dek! 

 

Adnan YÜCEL

​

​

bottom of page